Darlene Jensen, 28 yaşındaki kızıyla telefonda mesajlaşıyordu. Üniversiteyi henüz bitirmiş olan kızı Caitlin, final sınavlarına çalışırken tutulan boynu için bir kayropraktik tedavi randevusu almıştı. Aylardan haziran, günlerden perşembeydi. Her şey oldukça sıradan görünüyordu.
Caitlin annesinin son mesajını sabah 9’da okudu.
O zamandan beri annesinin mesajlarına cevap veremiyor. Ya da kendi başına yürüyemiyor, konuşamıyor, yemek yiyemiyor ve nefes alamıyor.
TEDAVİ OLACAKKEN FELÇ OLDU!
Bu inanılmaz trajedi, Caitlin’in boyunda vertebral arter diseksiyonu ile sonuçlandı, bu da felce neden olarak beyne giden kan akışının kesilmesine neden oldu.
Kiropraktik, sinir sistemini düzenlemek amacıyla omurga, kemik ve kaslara müdahale etmeyi kapsayan alternatif tıp yöntemidir. Genel hedef omurgada var olduğu düşünülen oynamaları ortadan kaldırmaktır. Kiropraktik genellikle sözde bilim olarak sınıflandırılmaktadır.
Sağlığı çok hızlı bozuldu ve Caitlin, uzun, zorlu bir iyileşme süreciyle karşı karşıya.
Kızı kayropraktik tedaviye gittiğinde bir telefon alan ve karşıdan gelen “kızınızla ilgili bir sorun var, buraya gelseniz iyi olur” cümlesini duyan 49 yaşındaki Bayan Jensen’in neler olduğu konusunda hiçbir fikri yoktu.
Darlene Jensen, The Independent’a “Muhtemelen baş dönmesi ya da başka bir şey olduğunu düşündüm” dedi. ‘Bunun ciddi bir sorun olduğu hiç aklıma gelmedi. Ben de dedim ki, gidip bir bakayım sonra da işe geri dönerim.”
Talihsiz Caitlin’in babası o daha 3,5 yaşındayken ölmüş
ANNESİ NELER OLDUĞUNU ANLAYAMADI
Bayan Jensen, kayropraktik tedavi ofisine geldiğinde, durumun ne kadar korkunç göründüğünü fark edince şok oldu; kızı zaten çoktan bir ambulanstaydı.
“Bir şeylerin yanlış olduğu açıktı” diyor acılı anne “Konuşması tuhaftı. Çok terliydi ve kusuyordu.”
Bayan Jensen, o zaman bile bir kriz geçiriyor olduğunu anlayamadım dedi. “Hiç kimsenin felç geçirdiğini görmedim; inmenin belirti ve semptomlarını bilmiyordum. 28 yaşında, tamamen sağlıklı bir genç kadının felç geçirmesini beklemiyordum”
Caitlin, bu çırpınışların sonunda solunum cihazına bağlandı. Şimdi, Bayan Jensen’ın kızının hastane odasında, evine dört saat uzakta bir yerde uyuyup uyanıyor. Kızı beyin hasarı olan hastalın bulunduğu bölümde.
Caitlin tam bir hayvan severdi
ÜNİVERSİTEYİ BİTİRMİŞ, İŞ BAŞVURUSU YAPIYORDU
Burası Caitlin’in şu anda olacağını düşündüğü yerden çok uzak. Caitlin, üç ay önce başına bu felaket gelmeden önce Georgia Southern Üniversitesi’nden biyoloji ve kimya diplomasıyla yeni mezun olmuş ve atık su ve çevrede mikroplastikleri araştıran bir işe başvurmuştu.
Annesi, Caitlin’i ilk etapta bir kayropraktik bakımı aramaya iten şeyin bu diploma için çalışmak olduğunu söyledi.
Bayan Jensen “Her gün masasında oturmuş ders çalışıyordu. Gerçekten gergindi, çünkü gerçekten okulu zordu. Çenesini sıkıyordu ve boynu tutuluyordu… belki kayropraktöre gitmek her şeyi gevşetmeye yardımcı olur diye düşündük.”
HER ŞEY 16 HAZİRAN’DA YAŞANDI
Caitlin’in randevusu 16 Haziran’daydı ve bir saat içinde Caitlin artık hastanedeydi. O zamandan beri biraz ilerleme kaydetti, solunum cihazından ayrıldı.
Kızı için neredeyse hastanede yaşamaya başlayan Bayan Jensen, kızının bilişsel yeteneklerinin korunduğunu sözlerine ekledi.
Caitlin başını sallayıp başparmağını kaldırabiliyor. Ağzından bazı sesler de çıkıyor; annesi bunları bazen anlıyor bazense bunu başaramıyor. Her şeyi heceleyerek anlaşmaya çalışıyorlar.
Caitlin zamanı takip etmek için annesinden bir saat de istedi. Annesi, onu sosyal medyadan uzak tuttuklarını ancak 2 destek köpeğinin varlığının ömür boyu hayvan sever olan kızına iyi geldiğini söylüyor.
NADİR GÖRÜLÜYOR AMA TEHLİKELİ
Geçen yıl, İnme: Vasküler ve Girişimsel Nöroloji adlı tıp dergisinde yayınlanan bir makaleye göre, vertebral arter diseksiyonu ‘spor, motorlu taşıt kazaları ve kayropraktör boyun manipülasyonlarından şiddetli öksürme/hapşırmaya kadar değişen şiddetlerde travmalardan kaynaklanabilir.
Caitlin’in başına gelen şey her 20 bin kayropraktör boyun manipülasyonundan birinde gerçekleşecek kadar nadir. Yine de bu tür tedaviler almadan önce çok araştırma yapmak ve kişinin tedaviye uygunluk durumunu tespit etmek şart. Bir de mutlaka fizyoterapi eğitimi almış bir uzman seçildiğinden emin olunmalı.